Canım abime

Abim benim en çok sevdiğim insan. Her insan kardeşini, annesinden babasından sonra sever. Ama ben abimi herkesten çok severim. Hep böyle oldu, böyle de olacak. O ben doğduğumda bal gözleriyle vardı, hâlâ var. Ben seviyorum diye gazeteden kağıttan bebek veriyor diye, babamın istemediği gazeteyi almıştı biz çocukken. Babam kızınca sebebini bile söylememişti. Yeleğinin içinde bana boyama kitabı almıştı, taa eski evde, ben çok küçükken. Beni dövdüğünü bir kez bile anneme, babama söylemedim abi. Çünkü sen benim hep en sevdiğimdin. Süper Baba çıkınca beraber flüt çalar, yoğun bakımdayken Fikret, beraber ağlardık. Büyüdün, İkinci Bahar'ın son bölümünde yine salya sümük ağladık. Evet abi, aynen söylediğin gibi bütün sevdiğim şarkıları senin sayende öğrendim, RHCP'yi, Cranberries'i, Cat Stevens'i, Steve Miller'i... GTA'yı, NBA'da basket atmayı, bilgisayarı, bilgisayarda futbol maçı oynamayı, legoyu, sevmeyi, kardeşliği, paylaşmayı, koşmayı, bağırmayı, küsmemeyi... Biz seninle hiç küsmedik abi, hem de hiç...
 
O yüzden sen bana kızınca kimi zaman, artık buna üzülüyorum. Sen çocukken deli, sessiz, abuk Pınar'a hiç kızmazdın. Ben seni çok özlerdim okuldayken. Sen Amerika'dayken telefonla konuşmaya bile dayanamıyordum. Askerdeyken hep seni bekliyordum.
 
Sevgili canım abim, bu yazdıklarımı okumuyorsun. Çünkü sen uzun yazı okumaktan sıkılırsın. Monte Kristo hariç hiç kitap okumadın. Ben seni çok seviyorum, o yüzden hiç kavga ettiğimizde dayanamıyorum. Çınarımda senin çocukluğunu görüyorum. Ona bakınca gözlerim doluyor. Sana sarılmadığım zamanlar için bir kez daha sarılıyorum ona. Çınarı seviyorum, Çınar'dan ötürü, bir kez daha senden ötürü. Ben seni çok seviyorum canım abim, ne olurdu da hiç büyümeseydi çocukluğumuz. Bizim tek kavgamız, senin kırdığım araban olsaydı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Depresyona neden girilir? Depresyondan nasıl çıkılır?

Sınırların ötesinde saçmalamak

İstanbul Teknik Üniversitesi-Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Yüksek Lisansı Hakkında Birkaç Not