Kayıtlar

Nisan, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Uçurtma Zamanı

kovaladı martılar gecenin ışıklarını... unuttular yıldızın kuyruğunda adlarını oysa sıkıca bağlamıştım ben kanadına uçurtmanın unutulmuş renklerini martıların... 22 Haziran 2007

Pınar Teyze

- Bu yazıyı yazan; yazı boyunca saçmalamaktadır. Önerim ya şimdiden vazgeçin okumaktan ya da yazıyı sonuna kadar çekin. -                                                 Hiçbir zaman orta yaşlı (sahi orta yaşlı da ne demek ki?) bir kadın olmak istemiyorum. Orta yaş tam bir bağımsız değişken; belki Dante gibi 35`ine varmışları orta yaşlı ilan edebiliriz. Yahut ben biraz daha iyimser davranıp 35-40 yaş arasını sayayım orta yaşlı olarak. Durun, sakın beni yaşlanmak istemeyen hemcinslerimle karıştırmayın hemen. Ölüme çok yaklaşmadığımdan olsa gerek; çok fazla kalmayı düşünmüyorum bu gezegende. (zaten yeterince fazlayız bu dünyaya) Mümkünse ben bu yirmili yaşlardan sonra birdenbire elli yaşında oluvereyim. Yaşlı da olabilirim fark etmez. Şu ne genç, ne yetişkin, ne de çocuk olma zamanından da kurtulurum belki. Şimdi siz gençliğimden dem vuracaksınız. Yanılıyorsunuz efendim, belim ağrıyor, gözlerim yakını görmüyor, sinir hastası oldum şimdiden, her an uyuyakalabiliyorum. Bildiğini

Upsoro ya da Tersi

Orospu yahut upsoro… Hissettiklerini en iyi şekilde anlatabileceğinden mi yoksa daha fazla konuşmak istemediğinden midir nedir, o anda dudaklarından bu kelime dökülmüştü. Anlamlı; fakat diğer insanların anlam veremeyeceği surat ifadesiyle, içinden mide bulandıran bir şeyi atar gibi çıkmıştı ağzından “Orospu!”. Küfür etmeye alışık olmayan insanların ağzından bütün küfürler komik bir edayla çıkardı oysa. Ayıp kaçardı diğer insanların gözünde küfretmek. Oysa ayaklarının üzerinde dimdik durmuş, sinirli, gözleri yeni uykudan uyanmış gibi yarı açık bir ifadeyle ikinci kez söylemişti:”Upsoro!”. Bir  şeyleri  tersinden  söylerse  belki  cezası  yarıya  iner  diye  değil,  sadece  daha  ağır  bir  iz  bırakmak  istiyordu  sözcükleriyle. Aldatmak… Bir insan neden aldatır ki bir zamanlar çok sevdiği birini yahut hala ayrılamadığı eşini? Nasıl bir açıklamayla aldatan bütün suçu üstünden atabilir ki? Aşık olmak… Aşk diyor aldatanlar. Birini görüp vuruluyorsun, işte ruh ikizim bu diyorsun. Şansın da

Kapatın Işıkları

Resim
kapattım ışıklarını günün, unuttu pencere gelen rüzgarı, bir garip mavi sızdı içeri, baharın esintisinde. bitirdi yalnızlıkları şair unutulmuş şiirlerinde, elini son kez dayadı bıraktığı kadehe, saçlarında unutmuştu o geçtiği her şeyi. bir şarkı söyledi `kimse` için, eşlik etti gece sesliliğine. bıraktı, zaten yarım kalmış her şeyi. ağır ağır yürüdü ayakları dünyanın, gözlerini kapatıp sessizce başka bir dünya düşledi şair, buralardan çok uzakta... uyku bastırdıkça geceyi inat etti yalnızlığa... baktı, son kez yıldızlarda kaybolmuş geceye ölüme sarıldı ardından, kapandı ışıkları bütün hayatın. 13 haziran 12.38

Yalnız Kaldın Mı?

Resim
Sen hiç yalnız kaldın mı? Hiç yemek yedin mi? Duvarla baş başa Konuşacak biri olmayınca Konuştun mu hiç cansızlarla? Sen hiç yalnız kaldın mı? Kapıyı çaldığında Hiç olmadı mı kapının açılmadığı? Başarını ve acını Olmayınca anlatacak biri Hiç yazmadın mı bir günlüğe? Sen hiç yalnız kaldın mı? Sevdiklerine Elveda diyemediğin olmadı mı? Hiç dışlanmadın mı? Kendi kendine konuşup Telefonun çalmasını beklemedin mi? Sessizce etrafı izleyip İçinden şarkı söylemedin mi? Eski mektupları okumadın mı? Arkadaş dediklerin bir hiç çıkmadı mı? Kimse görmeden ağlamadın mı? Bir gün sevdiğin birisini özleyince Onu görmek ya da konuşmak yerine Hiç bakmadın mı resimlerine? Sen bunları yapmadın mı? Seni bırakmadılar mı yalnız? Soruyorum sana Sen hiç yalnız kaldın mı? 10 Temmuz 2001