Korkuya Doğru.

Ayaklarımın altında bir yer var, henüz yer olmaya alışamamış, kafamın üzerinde duymaya meyilli. Geçmeyen bir ağrı var gözlerimin üstünde, sanırım ölmek yakın bana yahut ben yakınım ona. Ayaklarımın altında bir zaman var, amaçsız ve kıpırdamakta. Belki dönüyor önümde belki durmuş sızlanmakta. Saçlarımın üzerinde bir renk var kimi zaman kırılmış, kimi zaman özgür.


Unuttum unutalı sesimi bir şarkı uzaktan gelir içime. Uzak mı, yakın da olabilir, buna karar veremedim bir türlü. İçimde bir şey var, mideme yapışmış, öylece ayrılmıyor benden. Sessiz de olabilir.

Bazen kafamı yere atıp parçalamak istiyorum. Yerinde mi bilmediğim halde, türlü zamanlara koşuyorum. Zaman mı? Sahi biz ne yapıyorduk ve nereden gelmiştik? Öyle amaçsızca yazıyorum, biliyorum kimse anlamayacak birkaç kişiden ümitliyim sadece.

İmkansızda oynayıp duruyorum, duruyoruz. Bütün savaşlar bize sevap belki de. İnsandır, insanız ve ben de insan olduğumu hatırlıyorum bazen maalesef. Yaşlandığımı biliyorum. Evet susmalıyım, konuşursam kötü şeyler olacak. Kötü ne ki, iyi ne ki? Hiçbir şeyin ayrımında değilim. Ayrımında olduğum tek şey illa ki en azından bir kişi beni suçlayacak. Evet tüm suçlu benim. Şu an yaşıyor olmam bile suç. Bazen düşünüyorum da fazlayım bu dünyaya, yanlışlıkla yolumu şaşırıp gelmişim. Bu yüzden belki de uzun zamandır doğumgünlerim kutlanmıyor, iyi ki doğdun denmiyor bana. İyi ki doğmadım ki zaten, iyi ki yoksun demeliler belki bana. Korkuyorum. Sahiden çok korkuyorum.

Bu aralar içimde salak bir hastalık var. Yalnızlıktan mıdır nedir üşüyorum. Üstümde iki hırka var, yine üşüyorum. Berbat şey üşümek, eylül ortasında. Sahi ne kadar da çabuk bitti yaz, yaşlanıyoruz. Ben korkarak üşüyorum. Belki kelimeler konuşur. Kelimelerden de öyle korkuyorum ki, konuşsam beni yanlış anlayacaklar biliyorum, öyle müsaitim ki yanlış anlaşılmaya zaten. Korktukça geri çekiliyorum, susmalı mıyım, konuşmalı mıyım bilmiyorum. En iyisi, en iyisi, şimdilik, neyse şimdi boşver….

Yorumlar

  1. Belkide benimdir o bir kaç kişiden birisi. Seni anlayabilen. Biliyorum galiba zamansızlık ne demek. Önemli değil ki dönmüş dönmemiş çok mu sanki. Anlamsız onca insan yaşamak için birbirini öldüren. Oysa ki bir an var ve bir an yok. Ne zaman biter, ne zaman gelir o an bilmiyorum ama beni rahatsız eden tek şey zaman. Demişssin ya kafamı parçalamak istiyorum bazen, ben de.. Böyle sinirden dişlerimi sıkıyorum annemin küçükken dediği gibi güzel şeyler düşünmeye çalışıyorum nafile. Dünyada sinirime dokunan o kadar çok şey var ki. Sanki bütün dünya hali üzerime çullanmış ölmemi istiyor,atlas gibi hepsini yanımda taşıyorum her yere. Zaten yapacak bir şey yok diyor çok ünlü bir karakter. Yapacak bir şey yok.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Depresyona neden girilir? Depresyondan nasıl çıkılır?

Sınırların ötesinde saçmalamak

İstanbul Teknik Üniversitesi-Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Yüksek Lisansı Hakkında Birkaç Not