Karar alma süreçleri.

Okul bitti. Farkında olmadan dört sene daha geçip gitti hayatımdan. Yüksek lisans yapacağımdan bir şekilde hala öğrenciyim. Ama ne olursa olsun artık bir mezunum. Mezun olmak büyümekle ne kadar eşdeğer bilinmez ama. Ben bu son birkaç haftadır ciddi anlamda çocukluktan çıktığımı büyüdüğümü hissettim. Eskiden çocuk olmaktan bıkmışken; şimdi büyük olduğunu anlayıp kendini alınması güç kararlar ortasında bulmak daha kötü oldu. Giden eski geleni her şekilde arattı.

Karar demişken benim kadar kararsız bir insanın; aynı anda dört beş kararı vermesi güç –hele ki bunlar hayatına bir şekilde yön çizecekse.- Bir kapıyı kapatsam da başka kapılar açma zorunluluğu beni düşünce buhranından bir türlü kurtaramadı. Büyüdüm. Bunun farkındayım. Saçma hallerim değil büyüyen. Düşünmeyi hiçbir zaman bıraktığımı hatırlamıyorum ama; şimdi cidden artık düşünüp karar verme zamanı. Ama işin kötüsü bu kadar kararı bir anda vermek.

Kafam o kadar dolu, o kadar yoğun ve yorgunum ki; düşünmeye, konuşmaya, okumaya, yazmaya vaktim olmuyor. Hele ki yazmaya. Oysa yazacak çok konum vardı, finallerim bitmeden. Şimdi word’u açtığımda hem kendimden, hem de yazmaktan kaçıyorum çoğu zaman. Yazdıklarımı herkes okusun, ama şunu bunu anlamasın derken, siliyorum sonra. Şimdi yazıdğım gibi saçma bir yazı çıkıyor ortaya. Sadece kendimin anladığı, ammavelakin herkesin okuduğu.

Okul bitti dedim ya. Arkama dönüp bakıyorum dört seneden sonra. Bu kadar zaman içinde kaç kişi aldım yanıma diye. Belki iki, belki üç. Daha fazlası yok biliyorum. Bazen insanlara neden hissettiklerimi söylemiyorum diye kızıyorum kendime. Söylesem de anlamıyorlar çoğu zaman. Sonra şu üniversiteden neredeyse tek başına mezun oluyorum. Yanımda beni gerçekten tanıyan bir insan getirmeden.

Ve sevdiğim, değer verdiğim insanlar. Bazen şaşırtıyorlar beni. Her şeyi yok edebiliyorlar anında. Bilmiyorum farkında değiller, onları sevdiğimi, ki aslında kaç kez söylemişimdir. Ne olursa olsun silmiyorum yine de onları. Ama onlardan bazıları nedense bir şekilde yavaş yavaş siliyorlar beni.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Depresyona neden girilir? Depresyondan nasıl çıkılır?

Sınırların ötesinde saçmalamak

İstanbul Teknik Üniversitesi-Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Yüksek Lisansı Hakkında Birkaç Not