Frezya
Frezya ilkbaharda kısa bir zamanda açarmış. Benim mutlu olduğum anlar gibi sınırlı, Yalnızlığımla baş edebildiğim günler gibi sarı. Kelimelere saklı dertlerim, Dinleyecek birini bulamadığından, Defterlere, duvarlara, ses kayıtlarına suskun cümlelerim. Hastayım, kötüyüm desem; Konuyu değiştirip Bugün ağaçlar da çiçek açtı der annem. Arkanda annen yoksa, Duvarlar var. Arkanda yoksa kimse düşebilirsin, Sakar sanırlar. Oysa ki elinden tutup kaldıran yoktur. Çocuğun olduğunda anlarsın. Sevgiyi. Sonsuzluğu, Aynı matematikteki gibi. Yine bakarsın rakamlara, Kelimelerden çok aklında kalan sayılara. Anlamak. Bir başkasını dinlemek. Üzülmeyeceğim diye öfkelenir, Tırnak yemeyi de kökten bırakır, Sinirlenir sesin. Sonra sessizlik. Esen rüzgârda biraz daha üşür, Ama kendi başının çaresine bakarsın. Karşıdan karşıya geçmeyi, Konuşmayı, Deniz kenarından yürümeyi, Sesini duyurma...